BURSA BAROSU

Bursa Barosu Başkanı Avukat Asude Şenol’un 5 Nisan 2008 Avukatlar Günü Konuşma Metni. (09.04.2008)


Bu Haberi

Bu Haberi

Tweetle


Bursa Barosu Başkanı Avukat Asude Şenol’un
5 Nisan 2008 Avukatlar Günü Konuşma Metni
 
Hukuk sistemimizin yazılı düzenlemelerine göre
“Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.”
“Yargı bağımsızdır”
“İdarenin her türlü eylem işlemlerine karşı yargı yolu açıktır.”
“Yasama ve yürütme organları ile İdare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır, mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve uygulanmasını geciktiremezler.”
“Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.”
“Herkes, yargı mercileri önünde iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.”
Anayasa ve diğer yasa metinlerinde yer alan bu ve benzer nitelikteki yüzlerce hüküm, sadece kağıt üstünde kalmakta, ya hiç uygulanmamakta ya da subjektif yorum ve yararlara göre değiştirilerek uygulanmaktadır.
 
Öncelikle, Türkiye Cumhuriyeti’nin laik demokratik ve sosyal bir hukuk devleti olma niteliklerinin gerçekleştiği konusunda ciddi kuşku ve kaygılar uyandıracak gelişmeler, uzun bir sürece yayılmış olarak yaşanmaktadır.
 
Özellikle son günlerde tırmanan ve toplumun büyük kesiminde cumhuriyetle kazanılan laik yaşam tarzına yönelik tehlike korkusu ile devletin laiklik ilkesi tartışılmaktadır. Demokrasinin sadece çoğunluğun, isteklerini, topluma dayatması şeklinde algılandığını gösteren uygulamalar huzursuzluğa neden olmaktadır. Devlet, tüm vatandaşların temel hak ve hürriyetlerini sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya dair asli görevini sürekli ihmal etmektedir. Buna karşın toplumda gelir farklılıklarının uçurum haline gelmesi, eğitim, sağlık, sosyal güvenlik konularında büyük sıkıntılar çeken çoğunluğa rağmen tüm bu imkanlara zaten sahip olan küçük bir azınlığın açıklanamayan şekilde ve kamu rantının aktarımı yoluyla aşırı zenginleşmesi, eşitsizlik ve adaletsizlik yaratmaktadır. Devletin temelini oluşturması gereken adaletin örgütlenmiş mekanizması olan yargı mutlak bağımsız olması gerekirken müdahale altında bırakılmakta, siyasileştirildiği kuşkuları ile halkın güveni azaltılmaktadır. Sadece yargı değil, devletin asli pek çok kurumu güven ve itibar kaybına uğratılmaktadır.
 
Türkiye Cumhuriyetini kuran ve çağdaş hukukumuzu oluşturan ilk yıllar ayrık tutularak, 50 yılı aşkın bir süredir her hükümet döneninde yapılanlarla gelinen noktada adeta geometrik artışla sorunlar, devletin asli niteliklerinin tartışılmasına kadar dayanmış ve halk arasında kutuplaşmaya varan ayrışmalar devletin varlığı, milletin birliği ve bütünlüğü için tehlike haline gelmiştir.
 
Bir hukuk devletinde asla olmayacak şekilde, Türk milleti adına egemenlik hakkını kullanan TBMM’nin üyeleri de yine Türk Milleti adına yetki kullanımı ile verilen mahkeme kararlarını, anayasadaki açık yasağa rağmen uygulamamak için yasal düzenleme adı altında değişiklik yaparak anayasa suçu işlemeyi göze alabilmektedir.
 
Bir devlet eğer hukukun üstünlüğüne dayanmıyor ve hukuk devleti olmanın gereklerine istisnasız uymuyorsa onun hukuk devleti olduğunu söylemek mümkün değildir. Ve asıl olan devletin, hukuk devleti olup olmadığıdır. Eğer gerçek bir hukuk devleti değilse, demokratiklik niteliği de laiklik niteliği de anlamlarını yitirecektir.
 
Yargının temel unsuru olan savunmayı temsil eden avukatlar ve onların demokratik meslek örgütü olan Barolar olarak, hukuk devletinin, hukukun üstünlüğü ilkesinin ve insan hak ve özgürlüklerinin gerçekleşmesi için sahip olduğumuz sorumluluklar doğrultusunda, sadece mesleğimiz değil, ülkemiz ve halkımızın tüm sorunları konusunda çalışmalar yapmakla görevliyiz. Bu çalışmalar sırasında pek çok sıkıntıyla karşılaşmamıza ve avukatlık mesleğinin sürekli geriletilme gayretlerine rağmen, 100 yıldan bu yana olduğu gibi, bundan sonra da Bursa Barosu, inandığı doğruları söyleyerek uyarı görevini yerine getirmek ve hukuku egemen kılma çalışmalarını kararlılıkla sürdürecektir.
 
 
 
 
 

BURSA BAROSU BAŞKANLIĞI - İLETİŞİM BİLGİLERİ - 444 50 99
Adres: Kıbrıs Şehitleri Caddesi Adalet Sarayı G-Blok Kat:1 Osmangazi / BURSA
Telefon (0224) 251 66 06
Faks (0224) 251 62 49
E-Posta baro@bursabarosu.org.tr
CMK Servisi - Telefon (0 224) 272 50 44 – 272 50 67
Adli Yardım Servisi - Telefon (0 224) 223 28 23