BASIN AÇIKLAMASI
26 Ekim 2017
Saldırıya uğramak, öldürülmek avukatların yazgısı değil… Hukukun evrensel ilkelerinin geçerli olduğu ve her bireyin bu ilkelere uyduğu medeni toplumlarda avukatlar hak ettikleri saygınlığı görüyor. Temel insan hakları arasında yer alan savunma hakkına aracı olduğu için, baktığı davayla özdeş hale getirilip saldırıya uğrayan, öldürülen avukatlar, hukukun üstünlüğü, etkin ve hızlı yargılama, adalete erişim gibi sorunlar bir yana, artık öldürülme kaygısı yaşıyor.
Son olarak Bursalı meslektaşımız Av. Ahmet Cem Fırat’ın, Bursa Adalet Sarayı’nın karşı köşesindeki ofisine girerken davasına baktığı kişiler tarafından bıçaklanması, kaygılarımızı, isyanımızı artırdı.
Öncelikle, 17 yaşındaki zanlı tarafından üç bıçak darbesiyle ağır yaralanan ve Bursa Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alınan meslektaşımız Av. Ahmet Cem Fırat’a geçmiş olsun diyor ve acil şifa dileklerimizi iletiyoruz.
4 ay gibi kısa sürede, Gemlik’te Özgür Aksoy, Kocaeli’de Mehmet Samim Geredeli olmak üzere iki şehit verdik. Biri Mustafakemalpaşa’da, biri Şanlıurfa’da iki meslektaşımız neyse ki üzerlerine sıkılan kurşunlara hedef olmaktan kurtuldular. Ve dün Bursa’da Ahmet Cem Fırat bıçaklı saldırıda ağır yaralandı.
Her olay ayrı ayrı canımızı yaktı. Ama bu olayların failleri hakkında tutuklama talep etmeyen savcıların, tutuklama kararı vermeyen hakimlerin tavırları, bizleri, en az şehitlerimize ve yaralılarımıza üzüldüğümüz kadar üzdü.
Avukatlara yönelik saldırıların artması, faillerinin adli kontrol şartıyla serbest bırakılması ve toplumun genelini etkisi altına şiddet iklimiyle doğrudan ilgili… Her yurttaş bilmelidir ki, adaletin tecelli etmesi için savunmaya ve savunmanın temsilcisi avukatlara ihtiyacı vardır. Avukat olmadan savunma, savunma olmadan yargılama olmaz. Herkes bir gün avukata ihtiyaç duyduğunda bizlerin orada onları savunmak için bulunmamızın temel koşulu savunma güvenliği, özgür ve bağımsız çalışma koşullarının sağlanmış olmasıdır. Ahmet Cem Fırat’a saldıran faillerin bir an önce tutuklanarak cezaevine gönderilmesini istiyoruz.
Ayrıca;
Bursa Barosu olarak özellikle Mustafakemalpaşalı meslektaşımız Seyfi Budak’a yönelik saldırıdan sonra zanlılarla ilgili adli gelişmeler nedeniyle tutmaya başladığımız ajandamızı, dün Ahmet Cem Fırat olayı nedeniyle Bursa Adalet Sarayı’ndaki gelişmeler üzerine açıkça kamuoyuna duyuruyoruz.
Bursa Barosu, avukatlara yönelik silahlı saldırıların failleri hakkında tutuklama talep etmeyen savcıları, tutuklama talebiyle çıkarıldığı mahkemede tutuklama kararı vermeyen hakimler, emekli olup ya da istifa ederek avukatlık yapmak istediklerinde asla Bursa Barosu tarafından mesleğe kabul edilmeyeceklerdir. Sadece Bursa değil, tüm baroların aynı şekilde davranması konusunda da özel çaba göstereceğiz.
BURSA BAROSU BAŞKANLIĞI
|
