BURSA BAROSU

BASIN AÇIKLAMASI - 30.10.2018 (30.10.2018)


Bu Haberi

Bu Haberi

Tweetle



BASIN AÇIKLAMASI
30.10.2018

Cargill deyince Türkiye’nin siyasetiyle, idaresiyle ve en kötüsü de yargısıyla emperyalist güç Amerika’ya teslimiyeti akla gelir. 1997 yılında başlayan süreç içinde Bursa’nın Orhangazi İlçesi’nde, İznik Gölü’ne 6 kilometre mesafede, birinci derece sulanabilir tarım arazisi üzerine Cargill tarafından sanayi tesisi kurulmasına olanak sağlayan idareye karşı girişilen mücadele, Bursa Barosu öncülüğünde açılan davaların kazanılmasına karşın başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Hukuki mücadelenin kazanılması biz hukuk insanları için elbette başarı ancak, verilen kararların uygulanmaması, uluslararası bir şirket için özel yasa ve yönetmelikler çıkarılmış olması, ülkemizin bağımsızlığı açısından utanç vesilesidir. Hele ki hukuki anlamda Bursa Barosu’nun diğer STK’lar ve vatandaşlarla birlikte verdiği mücadelenin AİHM tarafından da tespit edilmiş olması yüzümüzü kızartmış, boynumuzu bükmüştür.

Cargill davalarıyla ilgili olarak, Bursa Barosu Başkanlığı tarafından alınan onlarca mahkeme kararının uygulanmaması nedeniyle AİHM'ne yapılan başvurunun kabulü nedeniyle yaptığımız açıklamada; “İnsan haklarını ve hukukun üstünlüğünü savunma görevinin bilincinde olan Bursa Barosu, ülkemiz adalet sistemini rencide eden ve hukukun üstünlüğünü ayaklar altına alan bu süreci, kararlılıkla sonuna kadar takip edecektir” demiştik.

Bu açıklamamızdan kısa bir süre sonra, Orhangazi ilçesindeki mevcut tesisin bulunduğu yerde Cargill Tarım ve Gıda Sanayi Ticaret AŞ tarafından yapılması planlanan mısır işleme tesisine ilave biyoetanol üretimi projesi ile ilgili olarak Bursa Valiliği tarafından “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararı verilmiştir.

“ÇED gerekli değildir” kararı, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’na eklenen geçici 4. maddeye istinaden, söz konusu alanın tarım dışı arazi kullanımı iznine ve 1/1000 ölçekli plan değişikliğine ilişkin olarak açılmış ve halen derdest iki dava devam ederken ve de AİHM'nin “mahkemelerin verdiği kesin kararların bir daha sorgulanamayacağını” hatırlatmasına rağmen verilmiştir.

5403 sayılı yasaya eklenen geçici 4. maddeyle verilen izinler, mevcut kurulu tesisler içindir ve buna izin veren kanun hükmünün kendisi de geçici hükümdür. Geçici madde ile tarım arazisi niteliğinden çıkarılan ve sanayi arazisine dönüştürülen bir alanda, daha sonra başka tesislerin kurulması yasanın özüne ve amacına da aykırıdır.

Bu geçici madde af hükmünde olup; af konusu faaliyetin, ileriye dönük olarak devamına göz yummaktır. Hiçbir yasa hükmü, af niteliğinde bile olsa, “yasadışı faaliyeti ileriye dönük olarak sürdürmeye izin verir” şekilde yorumlanamaz.

Kurulu tesisler bakımından aranan şartlardan tarımsal bütünlüğü bozmuyor olması, bu kanunun yayımı tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde bakanlığa başvurulmuş olması ve hazırlanacak toprak koruma projesine uyulması koşulları görmezden gelinerek, önceki izine atıf yapılarak “Çevresel Etki Değerlendirmesi Gerekli Değildir” kararı verilip; hukuk bir kez daha ayaklar altına alınmıştır.

Ayrıca dava konusu BİYOETANOL tesisinin çevredeki tarım arazileri ile yerüstü ve yer altı su kaynaklarına zararının olup olmadığı araştırılmamıştır. DSİ, 1. Bölge Müdürlüğü verilerine göre, Yer altı Suyu İşletme Sahası (YAS) olan Orhangazi Ovası’nın 19,5 hm3/yıl olan rezervinin TAMAMI TAHSİS EDİLMİŞ VE KAPATILMIŞ olmasına ve ovada yeni YAS tahsisi yapılmamasına rağmen yeni su kullanma izni olmadan ÇED gereksiz kararı verilmiştir. Bu karar verilirken çeşitli mevzuat hükümleri ve ülkemizin uluslararası sözleşmelerden doğan yükümlülükleri de bir kez daha ihlal edilmiştir.

On yıllar süren böyle bir süreçten sonra bile, Türk Milletinin egemenliğinin bir kısmını kullanan yargının onlarca kararını yıllardır uygulamayarak; Anayasayı ve Türk Milleti'nin egemenlik yetkisini ihlal eden kişi ve kamu kurumları, AİHM kararına rağmen, Cargill'e yeni tesis kurması için 'ÇED gerekli değildir' kararı verirken; ne kadar vurdumduymaz, hukuk tanımaz olduklarını ve hukuka aykırı davranmaktan çekinmediklerini bir kez daha göstermişlerdir.

Takdir yüce Türk Milleti'nin ve onun egemenlik hakkının bir kısmını kullanan Türk yargısınındır.

Saygılarımızla

 

 
 

BURSA BAROSU BAŞKANLIĞI - İLETİŞİM BİLGİLERİ - 444 50 99
Adres: Kıbrıs Şehitleri Caddesi Adalet Sarayı G-Blok Kat:1 Osmangazi / BURSA
Telefon (0224) 251 66 06
Faks (0224) 251 62 49
E-Posta baro@bursabarosu.org.tr
CMK Servisi - Telefon (0 224) 272 50 44 – 272 50 67
Adli Yardım Servisi - Telefon (0 224) 223 28 23