BURSA BAROSU

BASIN AÇIKLAMASI: 18 AĞUSTOS 2009 (18.08.2009)


Bu Haberi

Bu Haberi

Tweetle


Değerli Bursalılar;

Hükümetin din işlerinden sorumlu Devlet Bakanı, Bursa’mızın sayın milletvekili, hiç bir bilimsel temeli olmayan, Bursa gerçeği ile örtüşmeyen ve kimlerle alındığı belli olmayan bir kararla Otosansit yakınındaki karayolları şantiyesine Adliye Sarayı tabelası çakmıştır. Bu tabelayı çakarken, devlet gücünü kullanarak Adliye Sarayının orada olmasına karşı olduğunu gayet iyi bildiğimiz yerel yöneticiler ve bürokratları da yanına almıştır. Bu sırada karşı olanların çarşıya gitmesi gerektiği gibi nezaketten uzak ve devlet adamlığı ile bağdaştıramadığımız bir cümle sarf etmiştir. Bakan din işlerinden sorumlu olduğundan bunda bir hikmet vardır anlayışı ile bizler, yani karşı olanların başında gelen Baro yönetimi çarşı’ya gelme ihtiyacı duymuştur.

Herkesin bildiği gibi Bursa Barosu yüzyıllık tarihi boyunca hukukun üstünlüğünden, demokratik, laik cumhuriyetten ve kamu yararının korunmasından yana taraf olmuştur. Hiçbir dönemde gündelik siyaset ile meşgul olmamış, hukuksuz, yolsuz ve rant peşinde koşanlarla yan yana gelmemiştir.

Hukukun evrensel ilkeleri ve bilimin ışığı altında sadece Bursa’nın ve ülkenin menfaatlerini korumayı, insanımızın gönüllü avukatlığını yapmayı görev edinmiştir.

Bazılarının kişisel hırsları, günlük çıkarları, siyasi menfaatleri için Bursa’yı talan etmelerinin karşısına, Bursa Barosu tek güç olarak tanıdığı hukuk ile karşı durmuştur. Bursa’nın ve ülkenin geleceğine kastedenlerle sonuna kadar mücadele etmiş olup, bundan sonrada bu mücadelesini sürdüreceğinden kimsenin şüphesi olmamalıdır.
Bursa’nın ve ülkemizin her türlü sorununa hukuk zemininde duyarlı davranan Baromuzun ve avukatların Bursa’nın Adliye Sarayı sorunu konusunda duyarsız kalması beklenemezdi.

Nitekim Baro Yönetim Kurulu, Bursa’nın Adliye sarayı ihtiyacı belirdiği günden itibaren; konusunda uzman meslektaşlarımızın ve meslek odalarımızın katkıları ile tüm dünyadaki Adliye saraylarının konumları, mimari proje ve yer konusundaki kriterleri incelenerek önerilerde bulunmuştur. Önerilerimiz çeşitli bahanelerle reddedildiğinde, dünyadaki adliye binası kriterlerini sunup, bunlara uygun yer önermelerini isteyerek uzlaşmacı bir tavır sergilenmiştir.

Ancak Adliye Sarayı yerinin belirlenmesinde Baromuzun da Bursa halkının da görüşüne hiçbir aşamada başvurulmamıştır. Böylece konunun siyasi muhatapları uzlaşmayı ve Bursa menfaatlerini önemsemediklerini açıkça göstermişlerdir. Oysa adliyelerin gerçek sahibi halk ve dolayısıyla avukatlardır. Bunun böyle olduğunu ve dünyanın her yerinde Adliye saraylarının konum ve görünüm olarak ne ifade ettiğini Bakan bilmese de iktidar partisi içinde bilenler olduğunu ümit ediyoruz.

Meseleyi avukatların menfaatlerinin zedelendiği, bürolarının değersizleşeceği gibi basit bir noktaya indirgemek halkı yanıltma telaşından başka bir şey değildir. Adliye sarayları ile ilgili olarak tüm dünyada gözetilen kriterler incelendiğinde, Sayın Bakanın ısrarcı davrandığı arazi ile örtüşmediği açıkça görülecektir.

Adaletin üç beş kuruş rant elde etmekten daha fazlası olduğunun farkında olan, demokratik açılımları kültürlerinin bir parçası kabul eden ülkelerde Adliye Sarayları anlamlarına uygun olarak tüm ihtişamları ile kentlerin orta yerinde yer almaktadır.

Çünkü adalet söz konusu olduğunda devletin masraftan kaçınma lüksü yoktur. Çünkü adalet yurttaşın kolaylıkla ve ekonomik olarak hızla ulaşabileceği noktada olmalıdır. Adliye sarayları nicelik ve nitelikleriyle yurttaşın güven duyacağı yerler olmak zorundadır. Adliye sarayları dünyanın hiçbir yerinde kentlerin bazı bölgelerinin geliştirilmesine aracılık etmez.

Kime, neye ve niçin karşı olduğumuzu Bursa halkı gayet iyi bilmektedir. Ancak bir kısmını bilmeyenler, “bakan” ama görmeyenler için tekrar ifade ediyoruz. Karşıyız!

Kişisel çıkarlarını Bursa halkının çıkarlarından üstün tutanlara, Bursa’nın doğasına suyuna, toprağına, geleceğine kastedenlere, birilerine menfaat sağlayıp oradan nemalananlara, sağlıktan haberdar olmayanların sağlık kompleksi dayatmalarına, devlet arazilerini özel malum üniversitelere vermek isteyenlere, sırf birileri hayal kurdu diye kentin hayat damarları üzerine sanayi sitesi kurmaya kalkışanlara, göz göre göre insanların yaşama tutundukları yerlerde ölmesine sebep olanlara, Bursa’nın kaynaklarını peşkeş çekenlere, mahkeme kararlarını uygulamayanlara, cumhuriyete, demokrasiye, adalete, hukuka bağlı olmayanlara, Adalet sarayı gibi bir onur meselesini rant kapısı haline getirenlere,Bursa adliyesi çöktü, personel sayısını yetersiz kelimesi ifade etmiyor, CMK avukatlarına ücretleri ödenmiyor feryadımıza kulak asmayan Bursa milletvekillerine, kamu arazilerini sadece ve sadece para olarak görenlere, yeşil alan yapacağız diye adliye sarayına tahsis edilmeyen yerleri belediye sarayı yapmaya kalkışanlara,Bursa’nın Avrupa kenti olduğunu söyleyip vatandaşı aldatanlara,Avrupa kentlerine seyahat ede,n ama bir kent nasıl olur, kamu hizmet binaları nerelere kurulur görmeyenlere, Baroya haklısınız deyip, tabelacıları alkışlayanlara, vekil olduğunu unutup asile yani halka meydan okuma cüretinde bulunanlara, siyaseti halka hizmetin bir yolu olduğunu unutup meslek haline getirenlere ve kendisini Bursa’nın ağası bizleri ve tüm Bursalıları “maraba” sananlara da karşıyız. Evet biz tüm
bunlara karşıyız ve çarşıdayız, halka karşı olanların nerede olduğunu merak ediyoruz.

Her şeyin farkında olan, ancak düşürüldüğü yoksunluk ve yoksulluktan sesi soluğu kesilen Bursa halkının önünde yürümeye kararlıyız. Bursa halkını en az kendisini bu duruma düşürenler kadar cesur olmaya, sorunlarına sahip çıkmaya çağırıyoruz.

Av.Zeki Kahraman
Bursa Barosu Başkanı

 

 

 


 

 

 
 

BURSA BAROSU BAŞKANLIĞI - İLETİŞİM BİLGİLERİ - 444 50 99
Adres: Kıbrıs Şehitleri Caddesi Adalet Sarayı G-Blok Kat:1 Osmangazi / BURSA
Telefon (0224) 251 66 06
Faks (0224) 251 62 49
E-Posta baro@bursabarosu.org.tr
CMK Servisi - Telefon (0 224) 272 50 44 – 272 50 67
Adli Yardım Servisi - Telefon (0 224) 223 28 23