B A S I N A Ç I K L A M A S I
6217 sayılı Yargı Hizmetleri’nin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik yapılmasına Dair Kanun, 14.04.2011 tarihinde Resmi Gazete yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.
Söz konusu yasanın 13.maddesindeki düzenlemeye göre: ceza yargılaması sonucunda hüküm altına alınan kararların temyiz incelemeleri ile itirazlarında 40 TL ve 20 TL temyiz ve başvuru harcı alınması öngörülmüştür.
Harç, kamu hizmetinden yararlanma karşılığı özel ve tüzel kişilerin ödemekle yükümlü olduğu bedeldir. Oysaki burada harca tabi tutulan kamu adına yürütülen ceza yargılamasının temyizi aşamasıdır. Yargıtay tarafından yapılan temyiz incelemesi bir kamu hizmetinden yararlanma değildir. Burada söz konusu olan Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gereği Adil Yargılanma Hakkının kullanılmasıdır.
Esas itibariyle savunma hakkı bireylere tanınan bir haktır. Ceza yargılaması sonucunda verilen kararların temyizinden harç alınması, bireylerin savunma hakkının önüne engel konulması, savunma hakkının ve hak arama hürriyetinin kısıtlanması anlamını taşımaktadır.
6217 sayılı kanun ile getirilen, ceza yargılaması sonucunda verilen kararların temyizinden harç alınması ilişkin düzenleme, Anayasa'nın 5, 10, 13, 19/9, 36 ve 90/son maddeleri ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6 ve 13. maddelerine aykırıdır.
Bilindiği üzere adil yargılama hakkının tesisi için Barolar tarafından Ceza Muhakemesi Kanunu uyarınca müdafi/vekil görevlendirilmesi yapılmaktadır. 6217 sayılı yasanın yürürlüğe girmesi ile mesleki sorumluluğu gereği üstlendiği görevi hükmün kesinleşmesine kadar sürdürmesi gereken meslektaşlarımız, aleyhe hükümleri temyiz etmeleri sırasında harç ödenmesi sorunu ile karşı karşıya kalmışlardır. 6217 sayılı yasa ile yapılan düzenlemeden sonra, harcın kim tarafından ve ne şekilde ödeneceği konusunda belirsizlik bulunmaktadır. Yasal düzenlemelere göre, aleyhe olan kararların temyiz edilmesi söz konusudur. CMK uyarınca müdafi/vekil olarak yapılan görevlendirmelerde çoğu zaman taraflara ulaşılmasının mümkün olmaması veya meslektaşlarımızın müdafi/vekilliğini yaptıkları kişilerin ekonomik gücünün bulunmaması nedeniyle; 6217 Sayılı Kanun ile getirilen harçların meslektaşlarımızın kendi ceplerinden ödenmesi durumu ile karşı karşıya kalınmaktadır.
Belirtilen hukuka aykırılıklar dikkate alınarak, ceza yargılaması sonucu verilen kararların temyizinden harç alınması konusundaki düzenlemeden derhal vazgeçilmeli, bu konuda gerekli mevzuat düzenlemeleri derhal yapılmalıdır.
Bursa Barosu olarak Adalet Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliği ve Siyasi Partiler nezdinde çözüm üretilmesi yönündeki girişimlerimiz devam etmektedir.
NETİCE OLARAK
SAVUNMA HAKKINI KISITLAYAN, ANAYASAYA VE AVRUPA İNSAN HAKLARI SÖZLEŞMESİNE AYKIRI OLAN SÖZKONUSU DÜZENLEMEDEN DERHAL VAZGEÇİLMESİ VE EN KISA SÜREDE BU KAOSUN ORTADAN KALDIRILMASI İÇİN İLGİLİ MERCİLERİ GÖREVE DAVET EDİYORUZ. 20.04.2011
Bursa Barosu Başkanı V.
Avukat Şerafettin İRMİŞ
|
