ŞİDDETİN, KADIN-ERKEK EŞİTSİZLİĞİNİN BİR SONUCU OLDUĞUNU VURGULAYAN “AVRUPA KONSEYİ İSTANBUL SÖZLEŞMESİ” 1 AĞUSTOS’TA YÜRÜRLÜĞE GİRECEK…
SİBEL ÖZBUDAK: 1 AĞUSTOS’TA YÜRÜRLÜĞE GİRECEK OLAN İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN ETKİN UYGULANMASINDA KADIN HAKLARI SAVUNUCULARINA BÜYÜK GÖREVLER DÜŞÜYOR…
Şiddetin, kadın-erkek eşitsizliğinin bir sonucu olduğunu vurgulayan “Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi” 1 Ağustos’ta yürürlüğe girecek.
Bursa Barosu Kadın Hukuku Komisyonu Başkanı Avukat Sibel Özbudak, “Avrupa Konseyi Kadına Yönelik Şiddetle Mücadeleye” dair “Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi ”ne ilişkin, Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu’nun (TÜBAKKOM) 12. Dönem 2. Genel üye toplantısında alınan kararlar doğrultusunda hazırlanan basın açıklamasını Bursa Barosu Başkanlık Makamında düzenledikleri basın açıklaması ile kamuoyu ile paylaştı.
Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nin 11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul'da imzaya açılmış olması nedeniyle adının “İstanbul Sözleşmesi” olduğunu belirten Sibel Özbudak, “Türkiye, Avrupa Konseyinde İstanbul Sözleşmesini imzalayan ve onaylayan ilk ülke olmuştur. Sözleşmenin 75. maddesi gereğince, sözleşme sekizi Avrupa Konseyi üyesi olmak üzere on devlet onayladıktan sonraki üç aylık sürenin sonunu takip eden ayın ilk günü yürürlüğe girecektir” dedi.
Sibel Özbudak, sözleşmenin 10^ncu ülke olarak 22 Nisan 2014 tarihinde Andorra tarafından onaylanmasından sonra yürürlük için aranan 10 ülke koşulunun tamamladığını belirterek, “Sözleşme ile devletlere, Toplumsal cinsiyete duyarlı politikalar uygulama yükümlülükleri ve gereken özeni gösterme, farkındalığı arttırma, sığınakların açılması hakkında yasal ve uygulamaya yönelik yaptırımlar getirme, veri toplama, sivil toplumun bu alandaki çalışmalarını destekleme, önleyici müdahale ve tedavi programları yapma, özel sektör ve medyanın katılımını sağlama, sorumluluğu verilmiştir” ifadelerini kullandı.
Sözleşmenin uygulamasının Avrupa Konseyi bünyesindeki bağımsız bir komite tarafından izlenecek ve denetlenecek olmasının, sözleşmenin hükümlerinin yaşama geçirilmesi adına itici bir güç olacağını söyleyen Sibel Özbudak, “Türkiye açısından, Anayasanın 90. maddesinde yer alan “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası antlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası antlaşma hükümleri esas alınır” hükmü gereğince büyük önem taşımaktadır. Sözleşmenin uygulaması Avrupa Konseyi bünyesindeki bağımsız bir komite tarafından izlenecek ve denetlenecek olması onaylayan devletlerde Sözleşme hükümlerinin yaşama geçirilmesi için itici güç olacaktır” diye konuştu.
Bizlere büyük görevler düşüyor
Sözleşmenin yürürlüğe girmesi ve uygulanmasının sağlanmasında kadın hakları savunucularına önemli görevler düştüğünü belirten Sibel Özbudak sözlerini şöyle devam ettirdi:
“Sözleşmenin duyurulması ve etkin uygulanmasının sağlanması için biz kadının insan hakları savunucularına büyük görevler düşmekte olup; taraf devlet olarak ülkenin siyasal ve kamusal yaşamında kadınlara karşı ayrımcılığı tasfiye etmek için gerekli her türlü tedbiri almak, kadınlara karşı ayrımcılık oluşturan mevcut yasaları, hukuki düzenlemeleri, gelenekleri ve uygulamaları değiştirmek veya kaldırmak için gerekli siyasal, ekonomik ve kültürel alanlarda her türlü tedbiri almakla yükümlü olduğumuzu da hatırlatırız”
Şiddet, kadın-erkek eşitsizliğinin bir sonucu
Arnavutluk, Andorra, Avusturya, Bosna Hersek, Danimarka, İtalya, Karadağ, Portekiz, Sırbistan, İspanya ve Türkiye tarafından imzalanıp 1 Ağustos’ta yürürlüğe girecek olan , “Avrupa Konseyi Kadına Yönelik Şiddetle Mücadeleye” dair “Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi ”yle önemli bir denetim mekanizması hayata geçirilmiş olacak.
Yaptırım gücü olan, bağlayıcı ve bağımsız bir denetim mekanizması kurulmasına yer verilen ve şiddetin kadın erkek eşitsizliğinin bir sonucu olduğunun vurgulandığı ilk sözleşme olma özelliğini taşıyan “Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi” nde ayrıca taraf devletlerce sözleşmenin etkili bir şekilde uygulanmasını sağlamak üzere, “Kadına Yönelik ve Aile İçi Şiddete Karşı Mücadelede Uzmanlar Grubu” (GREVIO) adı altında Avrupa Konseyi bünyesinde bir denetim mekanizması oluşturulması öngörülüyor.
|
