Page 475 - BURSA BAROSU ÇALIŞMA RAPORU 2016-2018

BARO BÜLTENLERİ

lokasyonda olmalıdır. Her adliyenin klasik ve elektronik kütüphanesi olmalıdır. Adli kolluk adliyede ve
savcılığın emrinde olmalıdır. Adliyelerin güvenliği bizzat o adliye cumhuriyet başsavcılığı tarafından
istihdam edilmiş kadrolu ve eğitimli personel olmalıdır. Atama, tayin, istifa, görevden alma vs. nedenler
ile yargı faaliyetleri kesintiye uğramakta, duruşmalara avukat ve/veya tarafların mazeretleri alınmakta.
Bir yandan duruşmalar yapılmadığı gibi, bir taraftan da avukat ve taraflar bundan ancak duruşmaya
gelince haberdar olmakta, hak kaybı yanında zaman ve ekonomik ısraf oluşmaktadır.

Çağımızda iletişimin geldiği nokta itibariyle, mahkemeler, görevli hakimin olmadığı durumlarda bir gün
önceden durumu taraflara ve vekillerine sms/e-mail/faks yolu ile bildirmelidir. Duruşmanın yeni günü
de taraf ve vekillerine tebliğ edilmelidir.

Mahkeme kararları aylarca yazılamamaktadır. Bu durum müvekkillere anlatılamamaktadır. Özellikle
kısa kararda olmayan hususlar, gerekçeli kararda fark edilmekte, ceza davalarında temyiz ve itiraz
süresi kaçırılmaktadır.”

“Silahlar eşit değil”
Yargılamanın her aşamasında iddia ve savunma arasında silahların eşitliğinin esas olduğunu hatırlatan
Gürkan Altun, şöyle devam etti.
“Avukatlar, müvekkilleri lehine delil niteliğindeki bilgi ve belgelere ulaşmada sıkıntı yaşamaktadır.
Cumhuriyet Savcılığı hazırlık sorgu biriminde müvekkiller hakkında sorgulama yapamaz hale geldik.
Savcılıktaki dosyaları inceleme taleplerimiz, o makamı işgal eden ve eşit silahlara sahip olduğu kabul
edilen kişinin o anki ruh haline ve adeta keyfine kalmakta, çoğu zaman nedensiz ve gereksiz şekilde
vekaletname istenmekte, çoğu zaman da yerli yersiz gizlilik kararları ile haklarımız engellenmektedir.
Gizlilik kararı konulan çoğu dosyada, iddianame düzenlendiğinde gizliliğe neden gösterilen suç tipi,
ulusal güvenlik gibi gerekçelerden uzak, sıradan adi suçlama ve sevk maddeleri ile düzenlendiğine şahit
olmaktayız. Duruşma salonlarının, bekleme odalarının dizaynı ve taraflara ayrılan alanlar da, silahların
aslında eşit olmadığını göstermektedir.

Bazı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi sulh hukuk mahkemeleri dışındaki tüm mahkemelerde avukatla
temsilin zorunlu hale gelmesi veya mahkemelere verilecek dilekçelerin avukat kontrolünden geçişinin
sağlanması esastır. Bu sayede dilekçeler ve ön inceleme aşamaları daha verimli ve daha hızlı geçecektir.
Daha önce bahsettiğimiz adli yardım sistemi ve hukuk sigortasının uygulanması, avukat zorunluluğunu
vatandaşa yük getirmeksizin çözecektir.

- 451 -