Page 489 - BURSA BAROSU ÇALIŞMA RAPORU 2016-2018
P. 489
BARO BÜLTENLERİ
belirlenmeye çalışılan evlilik yaşı, ülkemizde Medeni Kanunumuzun 124. maddesinde “kadın ve
erkekler için 16 yaşından küçükler hiçbir şekilde evlenemezler”, “17 yaşını doldurmuş kişiler ise ancak
yasal temsilcilerinin izniyle” şeklinde düzenlenmiştir. Medeni Kanunumuzda 16 yaşını doldurmayan
kadın ve erkeğin hiçbir şekilde evlenemeyeceği hükmü varken, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın sitesinde
yer alan Dini Kavramlar Sözlüğü’nde, İslam hukukçularınca “buluğ çağının alt sınırının erkekler için 12,
kızlar için 9 yaş olarak” belirlendiğinin belirtilmesi ve yine “erkek ve kızlar 15 yaşlarına ulaştıklarında,
kendilerinde bu ergenlik alametleri görülmese de buluğ olduklarına hükmedilir ve hukuki
yükümlülüklere ehil olur” denilmesi Medeni Kanunumuza açıkça aykırıdır. Laik bir hukuk devletinde
hukuki ve cezai sorumluluğun
ne zaman, hangi yaşta doğacağı
kanunlarımızla belirlenir, bu
konuda İslam hukukçularının
belirleyeceği yaş hiçbir şekilde
hukuki sonuç doğurmayacağı
gibi Anayasamızda yer alan laiklik
ilkesine de aykırıdır.
Anayasamızdaki hukuk kuralları
tüm kurum ve kuruluşları
bağlamaktadır. Diyanet İşleri
Başkanlığı’nca kanunlarımıza ve
Anayasamıza aykırı beyanlarda
bulunulması ya da sitelerinde
bu yönde açıklamalara yer
verilmesi Anayasamızın ihlaline
yol açmaktadır. Bu anlamda; anayasal bir kurum olan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın hiçbir ayrıcalığı
bulunmamaktadır.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nca ve Diyanet görevlilerince kadın, çocuk ve evlilik gibi konularda yapılan
ve açıkça kanunlarımıza aykırı beyanlar kamuoyu vicdanını yaralamaktadır. Gerek devletin kamu
kurum ve kuruluşlarınca, gerekse sivil toplum örgütlerince kız ve erkek çocukların istismarına
yönelik eylemlerin önlenmesi için yoğun çalışmalar yürütülürken, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ve
bu başkanlığa bağlı görevlilerin tespit ve beyanları tam tersi bir etki yaratmaktadır. Diyanet İşleri
Başkanlığı çocuk istismarına neden olacak tespit ve beyanlarını derhal sitesinden kaldırmalı, yine
kanunlarımıza, Anayasamıza, Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne ve ülkemizce imzalanan uluslararası
sözleşmelere aykırı olarak kadın ve çocuklarımızın istismarının önünü açacak görüş bildirmekten
sakınmalıdır.
Bu nedenle taraf olunan BM ÇHS uyarınca çocuğun her türlü istismar ve kötü muameleye karşı
korunması için gerekli önlemleri almak zorunda olan yetkililer, kurumun internet sitesinde yer
alan “Diyanet Dini Terimler“ sözlüğü üzerinden yapılan bu açıklamaya yol açacak ifadelerin derhal
kaldırılması için gereğini yapmalıdır.
Çocukların erken yaşta evlendirilmesi çocuk istismarıdır. Çocuk istismarı suçtur. Bursa Barosu olarak
çocuk istismarının normalmiş gibi gösterilmesine, çanak tutulmasına; hangi kişi, kurum ve kuruluş
tarafından dile getiriliyor olursa olsun karşı çıkıyoruz. Diyanet İşleri Başkanlığı gibi yüksek bütçeli
bir devlet kurumunun, elindeki bu gücü ve itibarını çocukların lehine kullanabilecekken, yıkıcı bir
şekilde hareket ediyor olmasını kınıyor, açıklamalarında samimi iseler yayımları kaldırmalarını talep
ediyor ve söz konusu söylemlerin devam etmesi halinde konunun takipçisi olacağımızı bildiriyoruz.
Bursa Barosu Yönetim Kurulu adına
Başkan Av. Gürkan ALTUN
- 465 -