Page 179 - BURSA BAROSU ÇALIŞMA RAPORU 2016-2018
P. 179

BARO BÜLTENLERİ



               15  Temmuz’dan  sonra  sayıları  azımsanmayacak  terör  örgütü  unsurlarının  güvenlik,  adalet,  içişleri,
               eğitim ve diğer alanlara sızdığı ve toplumu ayrıştırmada önemli görevler üstlendiğini gördük. Ancak
               bu unsurların veya bireysel olarak görevinin gereklerinin dışına çıkan suç işleyen görevlilerin hukuka
               ve görevin gereklerine aykırı, kanunsuz ve hukuksuz davranışları tüm teşkilata mal edilemez. Kaldı ki
               kamu görevlisi olsun olmasın suça bulaşan bütün vatandaşlardan davranışlarının hesabı gerek idari
               gerek cezai anlamda sorulmaktadır ve sorulmalıdır. Bu bireysel suç içeren davranışlarından hareketle
               böylesine kanlı terör eylemiyle yan yana koymak büyük bir ihanettir bize göre” diye konuştu.































               YILDIZ: “ACIMIZ VAR AMA YILMAYIZ”
               Bursa Emniyet Müdürü Selam Yıldız da, Bursa Barosu’nun ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile
               getirdi. Yıldız, “Uyanık olmalıyız, dikkatli olmalıyız. Terör örgütünün iyisi yoktur. Milletimiz birlik ve
               beraberliğinden  ödün  vermedi,  vermeyecek.  Bu  örgüt  başaramayacak.  Çok  şükür  milletimiz  bu
               konuda çok duyarlı. 15 Temmuz kalkışması da küresel odaklarca planlanmış işgal girişimiydi. Millet
               buna müsaade etmedi. Demokratik meşru siyasetin yanında yer aldı. Birlik ve beraberlikten ayrılmadı.
               Bu millet varken terör örgütü başarılı olamaz” dedi.
               Emniyet  Müdürü  Yıldız,  şehitlerden  ötürü  canları  yanmasına  rağmen,  saldırıların  kendilerini
               yıldırmayacağını ifade etti. Yıldız, Baro Başkanı Gürkan Altun’a “Ziyaretinizle bize güç verdiniz” diyerek
               teşekkür etti.


               10 Aralık İnsan Hakları Günü basın açıklaması


               10 Aralık İnsan Hakları gününde ne yazık ki 44 insanımızın yaşam hakkı, gözü ve eli kanlı terör örgütü
               PKK/TAK tarafından elinden alındı.
               Terörü  lanetliyoruz  elbette,  fakat  ülkemizi  bir  terör  ülkesi  haline  getiren  siyasi  anlayışı  da
               sorgulayacağız.
               En temel haktır, yaşam hakkı… Hiç kimsenin yaşam hakkı, ne amaçla olursa olsun hiç kimse tarafından
               alınamaz. Devletler de, varlıklarının temel taşı olan vatandaşlarının can ve mal güvenliğini korumak
               zorundalardır.
               Ülkemizde son yıllarda devlet hedef alınarak gerçekleştirilen bombalı saldırılarda şehit olan güvenlik
               mensuplarıyla, bu olaylarda hayatlarını kaybeden vatandaşlarımızın sayısı binlerle ifade edilmektedir.
               Bugün yaşadığımız acılardan ötürü değerlendirme yaparken asla hamasi nutuklara başvurulmamalıdır.
               Hele bir tarafca “başkanlık sistemini engellemek için kurulmuş bir tezgah” karşı tarafca “başkanlık
               sistemini dayatmak için oynanmış kanlı bir oyun” gibi söylemlerin ülkemizi aydınlığa çıkarmayacağı,
               ulusumuzu huzura kavuşturmayacağı açıktır.
               Her  bir  cephesinden  ayrı  ayrı  bakıp  böylesine  kanlı  terör  olaylarından  kimin  ne  kazandığını  ve
               kazanacağını bulmak gerekir?

                                                          - 155 -
   174   175   176   177   178   179   180   181   182   183   184