Page 431 - BURSA BAROSU ÇALIŞMA RAPORU 2016-2018
P. 431

BARO BÜLTENLERİ



               toplantıyı eski başbakan yardımcılarından Av. Ertuğrul Yalçınbayır da izledi.

               Panelin açılış konuşmasını yapan Bursa Barosu Başkanı Av. Gürkan Altun, Bursa Barosu’nun Kıbrıs’la
               ilişkisinin ilk defa 5 Nisan 2004’te kurucu Cumhurbaşkanı Sayın Rauf Denktaş’ı Bursa’ya davet ederek
               başladığını  hatırlattı.  O  dönem  siyasi  iktidarın,  Rauf  Denktaş’ı  yok  saydığını,  Annan  planı  aleyhine
               konuşmalarını  engellediğini,  açıklamalarının  resmikabul  görmediğini  ve  yarım  asırdır  izlenen  Kıbrıs
               politikasından farklı bir politika izlendiğini hatırlatan Altun, o günden bugüne Kıbrıs ve Kıbrıs Türkleri
               lehine bir değişim olmadığını üzülerek gördüklerini ifade etti.


               Kıbrıs’ın  genelde  iç  politika  malzemesi  olarak  kullanıldığını  kaydeden  Altun,  konuşmacıları  davet
               ederken şöyle konuştu:
               “Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana süregelen, gerçekten çok başarılı dış politikamız ve bunun mimarı
               büyükelçi ve konsoloslarımız varken, maalesef şimdi liyakat ortadan kalktı. Uzun yıllardır süregelen
               devlet politikaları terk edildi, diplomatik dilin yerine sadece iç politika söylemleri egemen oldu. Ne
               yazık ki, ülkenin onuru, cumhuriyetin ilke ve kazanımlarından yana bir dış politika izlenmiyor” dedi.


               “Mahkeme kararlarında tanınıyoruz!”
               İlk  konuşmacı  Lefkoşa  Barosu  Yönetim  Kurulu  Üyesi  Av.  Oktay  Çınar,  Kıbrıs’ın  daha  iyi  >>>
               bir geleceği olabilmesi için hukuksal alanda giderilmesi gereken eksiklikler üzerine değerlendirmeler
               yaptı.


               “Kıbrıs’ın geleceği ne olacak? Çok zor bir soru. Çocukluğumuzdan beri sürekli bir anlaşma ve görüşme
               süreçlerinden bahsedilir. Aynı bir oyun gibi. Başlarsınız bir aşamaya gelirsiniz ve yanarsınız en başa
               dönersiniz.  Böyle  bir  süreç  tekerrür  etmektedir.  Maalesef  nihai  bir  neticeye  varamıyoruz.  Kıbrıs’ın
               geleceği dediğinizde ben yanıt bulmakta zorlanıyorum” diyen Avukat Çınar, önceliğin iç hukuk alanındaki
               eksikliklerin giderilmesi olduğunu söyledi. Çınar şunları söyledi:
               “Mahkemelerimizin kararlarının başka ülkelerde uygulanabilirliği ya da başka ülke kararlarının KKTC’de
               uygulanabilirliği konusunda Türkiye ile KKTC arasında bir sorun yok. Ancak uyum içinde olduğumuz
               başka  da  ülke  yok!  Ama  İngiliz  mahkemelerinden  bazılarınca  verilen  kararlarda  KKTC  mahkeme
               kararlarının haklılığı teslim edilerek uygulanabilirliğine atıf yapılmıştır. İngiliz mahkemelerince verilen
               bir kararın bir bölümünde şöyle denmektedir: Orada tanımadığımız, de facto varlık sürdüren bir devlet
               vardır. Kendi yasaları ve buna uyan bir toplumu vardır. Kendi toplumu bu yasalara uyduğuna göre
               İngiltere  yasalarında  da  bunu  engelleyen  bir  durum  olmadığı  için  KKTC  mahkemelerinde  üretilen
               kararları, İngiltere Hükümeti KKTC’yi tanımasa bile uygulamamızda herhangi bir engel yoktur!

               Yani  İngiltere  mahkemesi,  KKTC  mahkeme  kararlarının  uygulanabilir  veya  tanınabilir  olduğunu
               belirtmiştir.  Ancak  KKTC  mahkemeleri  taraflarının  her  ikisinin  de  KKTC  vatandaşı  olduğu  ve  İngiliz
               mahkemelerince verilen bir kararı tanımamakta, hukuki süreci en başından başlatmaktadır.

               Rum kesiminin AB üyesi olması ve hukuk sistemini Avrupa’ya, AB’ne uygun hale getirmesi ileride bizi
               onlara göre geri bırakacaktır. Dolayısıyla KKTC hukuk sisteminin iyileştirilmesi öncelikli konudur.

               KKTC’nin yasa yapma becerisi yetersizdir. Yeni ihtilaflar yaratmayacak, mevcut ihtilafları da çözecek
               yasalar yapmak zorundayız. Yasalarımızın somut ve anlaşılır olması gerekir.”


               Bulunç’tan Akıncı’ya sert eleştiri
               KKTC’nin emekli Ankara Büyükelçisi Dr. Ahmet Zeki Bulunç ise Kıbrıs uyuşmazlığının temelinin insan
               hakları,  hukuk  ve  adalet  sorunu  olduğunu  vurgulayarak  başladı.  Doğu  Akdeniz’deki  hızlı  değişimin
               dinamiklerini anlatan Bulunç, KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, Kıbrıs milli davasında bugüne
               kadar yapılmamış, gündeme getirilmemiş, tartışmaya açılmamış temel konuları tavizkar bir şekilde
               gündeme getirdiğini öne sürdü. Bulunç şöyle konuştu:
               “Bugüne  kadar  hiçbir  devlet  kendi  lehine  yapılmış  olan  antlaşmaların  müzakere  edilmesini  asla

                                                          - 407 -
   426   427   428   429   430   431   432   433   434   435   436