Page 601 - BURSA BAROSU ÇALIŞMA RAPORU 2016-2018
P. 601
BARO BÜLTENLERİ
egemenlik hakkına hükümetler ve idare organları tarafından
müdahale edilerek; Anayasa’nın kurucu ilkeleri ayaklar altına
alınmıştır.
Halen devam eden, bu yargı sürecinden sonuç alınamaması üzerine,
2005 yılında AİHM’ne AİHS’nin adil yargılanma hakkı (m.6), yaşam
hakkı (m.2), aile ve özel yaşam hakkı (m.8) ve etkili başvuru ve
haklarının ihlali nedeniyle başvuru yapılma zorunluluğu doğmuş ve
yapılmıştır. Yaklaşık 13 yıl sonra AİHM bu başvuru nedeniyle sözleşmenin adil yargılanma hakkının
(m.6) ihlal edildiğine karar vermiştir.
AİHM, kararında dönemin Başbakanı, Bayındırlık ve İskan Bakanı ve Gemlik Belediye Başkanı’nın,
mahkeme kararlarının uygulanması konusunda sorumlu olmalarına rağmen idare mahkemesi
kararlarını uygulamadıklarını tespit etmiş ve kararı uygulamayan yetkililer hakkında açılan tazminat
davasıyla ilgili olarak Yargıtay 4. Hukuk Dairesi ve Hukuk Genel Kurulu’nun verdiği kararlara 3’er kez atıf
yaparak bu durumu özellikle vurgulamıştır.
Atıf yapılan kararlarda idare mahkemesi kararlarını uygulama imkanına sahip yetkililerin bunun
gereğini yerine getirmedikleri ve bu nedenle yargı kararlarının uygulanmamasından doğan zararlardan
İYUK’nun 28. maddesi uyarınca şahsen sorumlu oldukları tespiti yapılmıştı.
Bu bağlamda AİHM, hukukun üstünlüğünün temel unsurlarından birinin hukuki kesinlik ilkesi
olduğunu ve herhangi bir anlaşmazlıkla ilgili nihai bir yargı kararının sorgulanmaması gerektiğini
yinelemiştir. Yasa değişikliği,
henüz uygulanmamış birçok nihai
(kesin) yargı kararının etkisiz hale
getirilmesini mümkün kılmıştır.
Sonuç olarak mahkeme, bir dizi
nihai ve uygulanabilir yargı kararını
uygulamak için gerekli tedbirlerin
almaktan yıllardır kaçınan ulusal
makamların, başvuranları etkili yargı
korumasından mahrum bıraktığını
tespit etmiştir. Dolayısıyla, 6/1
maddesi (adil yargılanma hakkı)
ihlal edilmiştir.
Yargı kararlarını uygulamayan yetkililer hakkında açılan ve halen devam eden tazminat davası
da hukuken karmaşık bir dava olmamasına rağmen halen devam etmektedir. Bununla ilgili olarak,
yargılamanın makul sürede bitirilmemesi nedeniyle; Av. Ali ARABACI, Av. Cumhur ÖZCAN, Av. Yahya
ŞİMŞEK, tarafından Anayasa Mahkemesi’ne 2016 yılında bireysel başvuru yapılmıştır. Bu başvuru halen
AYM önündedir.
Ayrıca Cargill’e Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’ndaki değişikliğe dayanılarak verilen izne
ilişkin Bursa Barosu tarafından açılan bir dava ve yine değişiklik sonrası yapılan 1/1000 ölçekli plan
değişikliğine ilişkin bir dava halen idare mahkemeleri önünde derdesttir.
İnsan haklarını ve hukukun üstünlüğünü savunma görevinin bilincinde olan Bursa Barosu, ülkemiz
adalet sistemini rencide eden ve hukukun üstünlüğünü ayaklar altına alan bu süreci, kararlılıkla sonuna
kadar takip edecektir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
BURSA BAROSU BAŞKANLIĞI
- 577 -