Page 624 - BURSA BAROSU ÇALIŞMA RAPORU 2016-2018
P. 624
BARO BÜLTENLERİ
yarın benim torunum…” şeklinde
ifade etti.
Konuşmaların ardından
Cengiz Göral’ın ailesi, dostları,
meslektaşları mezarına karanfil
bırakıp dua ettiler.
Bu arada Ayhal Göral, Bursa Adalet
Sarayı önünde vatandaşlara eşi
merhum Cengiz Göral ruhuna
lokma ikram etti.
Sivas’ın acısıyla yüzleşmeliyiz!
Bursa Barosu İnsan Hakları Komisyonu Başkanı
Av. Umut Mısır, “bütünleştirici bir yaşam tarzının
devletin tüm kurumlarına yerleşmesi ve siyasilerin
bu yaşam tarzını yerleştirmek için hareket etmesi
gerekiyor” dedi.
Bursa Barosu Başkanı Av. Gürkan Altun ile birlikte
basın açıklaması yapan Av. Umut Mısır, 2 Temmuz
1993 tarihini, düşünce ve ifade özgürlüğünün
engellendiği, linç kültürü ile yaşam hakkının fiilen
sona erdirildiği kara bir gün olarak gördüklerini
ifade etti.
Mısır şunları söyledi:
“O gün otel çevresinde olanların içinde bulunduğu üzücü ve düşündürücü linç isteği, vahşet
kültürünün psiko-sosyolojik yönü yanında, olayın güvenlik kuvvetlerinin, siyasilerin ve devletin tüm
yetkili ve sorumlularının gözü önünde gerçekleşmiş olması, durumu daha önemli hale getirmektedir.
Ne yazık ki aradan 25 sene geçmiş olmasına rağmen, linç kültüründen beslenen zihniyet halen
mevcuttur. Bu zihniyetin meşrulaştırılmaya çalışıldığı bir ortamda, Sivas Katliamı’nı unutmamak ve
unutturmamak son derece önem arz etmektedir.
Acı olayın yaşandığı gün sekiz saat boyunca otel çevresindekilere herhangi bir müdahale yapılmadığı
gibi, dönemin başbakanının “Çok şükür otel dışındaki yurttaşlarımız bir zarar görmemiştir”, dönemin
cumhurbaşkanının “Olayda ağır tahrik vardır. Olay münferittir, halk galeyana gelmiştir”, dönemin
içişleri bakanının ise “Aziz Nesin’in halkı tahrik etmesi sonucunda galeyana gelen halk bu olayları
çıkarmıştır” sözleri halen aklımızdadır.
Dönemin siyasileri ve yöneticilerinin bu açıklamaları failleri koruyan ve linç kültürünün yerleşmesini
sağlayan sonuçlar doğurmuştur. Ne yazık ki günümüzde de siyasiler hala bu nefret dilinden ve linç
kültüründen beslenmektedir.
Sivas Katliamı’nın üzerinden geçen onca yıla rağmen, olayın asli failleri ve olayı engellemek için kılını
kıpırdatmayan sorumlular yargılanmadığı gibi halkı birbirine düşürmeyi hedefleyen provokasyon
ve söylemler artarak devam etmiştir.
Katliamın hukuki süreci olayı aydınlatıp faillerin cezalandırılmasından ziyade olayı örtbas etmek ve
- 600 -