Page 628 - BURSA BAROSU ÇALIŞMA RAPORU 2016-2018
P. 628
BARO BÜLTENLERİ
Altun: “Baro şu veya bu partinin arka bahçesi diyenleri, yarın belediye başkan adayı,
milletvekili adayı olarak görebilirsiniz!”
Bursa Barosu Başkanı Av.
Gürkan Altun, Bursa Barosu’nu
şu veya bu partinin arka bahçesi
gibi göstermek isteyenlere yanıt
verdi. Altun, “Bizim için önemli
olan hukukun üstünlüğüdür.
Bizleri siyaset yapmakla
eleştirenler, dün olduğu gibi
yarın da karşımıza ya belediye
başkan adayı, ya milletvekili
adayı olarak çıkacaklar ya da
partisinin il, ilçe başkanı olmaya
devam edecekler. Söyledikleri
her sözcük, yazdıkları her
kelime için yüz kere, bin kere
düşünmeye davet ediyorum. Kendilerini vicdanları ve Allah’la baş başa bırakıyorum” dedi.
Av. Gürkan Altun, BAOB Hizmet Birimi’nde bulunan Av. Özgür Aksoy Konferans Salonu’nda 6 yeni
avukat için düzenlenen ruhsat töreninde konuştu. Altun, 25 yıl önce PKK’nın gerçekleştirdiği Başbağlar
Katliamı’nı hatırlatarak, “33 köylü vatandaşımız PKK’lılarca kurşuna dizilmişti. 1993 yılının tek vahim
olayı bu değildi. 1993 yılında 11 büyük olay meydana geldiğini görüyoruz. 9’u ölümle sonuçlanmış.
Eşref Bitlis gibi bir komutan öldürülmüş. Adnan Kahveci gibi bir değer bir trafik suikastine kurban
gitmiş. 24 Ocak’ta Uğur Mumcu öldürülmüş. Cemaate dair yazdığı Rabıta adlı kitap hala hafızalarda.
Turgut Özal ölmüş ve hala eceliyle mi öldü, başka bir şekilde mi öldü tartışılmakta. Sivas olayı olmuş.
33 aydınımız, 2 otel görevlisi ve 2 yurttaş olmak üzere 37 kişi canını kaybetmiş. 25 Mayıs 1993’te 33
erimiz yine PKK’lılar tarafından yola kurulan pusu sonucu şehit edilmiş. Kamhi Suikasti, Albay Suikasti
derken 11 olay yaşanmış. 90’lı ‘Beyaz Toros’lu yıllarda Türkiye acı bedeller ödedi. Türk siyasi, düşün
ve sanat hayatına tamamen yön vermiş, adeta 12 Eylül 1980 etkisi yaratmış bir dönemdi” dedi.
Gürkan Altun şöyle devam etti:
“Biz Sivas katliamını, peşinden gelen Başbağlar Katliamını ayrı ayrı kınadık. Bunlar toplu katliamlardı
ve toplumu bölmeye çalışan eylemlerdi. Tekil eylemler için protestolarımızı yapıyoruz, görüşlerimizi
açıklıyoruz, her 24 Ocak’ta Uğur Mumcu’yu anıyoruz. Tekil olaylar bir fikri, bir bakış açısını yok etmek
için yapılırken diğerleri doğrudan doğruya, Çorum’da, Kahramanmaraş’ta olduğu gibi toplumu
bölmeye çalışan eylemler… Güçlü bir şekilde şu mesajı vermek lazım. Siz bizi ne kadar öldürürseniz
öldürün, ne kadar fitne sokmaya çalışırsanız çalışın, bu maya bu gölde tutmaz. İç ve dış güçlere bunun
tutmadığını ne ölçüde gösterirsek, bu katliamlar da, suikastlarda o ölçüde azalacaktır.”
24 Haziran sandık başında olduklarını hatırlatan Bursa Barosu Başkanı Altun, kendisi ve yönetimi
hakkındaki söylentilere de şöyle yanıt verdi:
“24 Haziran’da gözlemciydik ama her şeyden önce avukat olarak oradaydık. Emin olun seçimin
sonuçları zerre kadar ilgilendirmiyordu bizi. Bir vatandaşın bile oyunu kullandığında ‘oyum çalındı
mı acaba’ sorusunu kendisine dahi sormamasıydı temel dileğimiz. Bursa’da büyük ölçekte bunu
başardık. Yıldırım’da mühürsüz çuvallar yakalandı ama seçim sonuçlarını değiştirebilecek ölçekte
bir şey yaşanmadı.İnsanlarımız bundan ötürü sandığa gitme konusunda güven duymaya başladılar
ve avukatlar katalizör oldu. Bu sebeple Bursa Barosu’nu şu veya bu partinin arka bahçesi gibi
göstermek isteyenlere asla inanmayın. Biz öyle olmadık, olmayacağız da. Ancak doğrudan politika
- 604 -