Page 720 - BURSA BAROSU ÇALIŞMA RAPORU 2016-2018

4 Nisan 2018 - Basın Açıklaması - Dünya Sokak Hayvanları Günü
Bilindiği üzere 4 Nisan günü, 2010 yılından bu yana
33 ülkede Dünya Sokak Hayvanları Günü olarak
kutlanmaktadır.

Bu gün, sokak hayvanlarının yaşam mücadelesinin
farkına varılması için önemli bir gündür. Dünya
üzerinde milyonlarca sokak hayvanı bir yandan
açlıkla, barınmayla ve iklim koşullarıyla mücadele
ederken; diğer yandan da ne yazık ki şiddet ve
istismara maruz kalmaktadır.

Ülkemizde de bu tarz kötü örnekler yaşanmakta
olup, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Yasası
yetersiz kalmaktadır. Bu nedenle daha etkin
koruma sağlayacak yasal düzenlemelere gidilmesi
gerekmektedir.

Hayvanlar, mal statüsünden çıkarılarak yaşam hakları teminat altına alınmalı; kötü muameleye maruz kaldıklarında
etkin cezalar verilmesi yönünde yasal düzenlemelere kavuşturulmalıdırlar. Deney malzemesi olarak kullanılmaları
yasaklanmalıdır. Ayrıca fiziken ve ruhen büyük yaralar aldıkları eğlence amaçlı sergilenmelerin de önüne geçilmelidir.
Sokak hayvanlarının tedavi ve rehabilite hizmetlerinin uygulandığı kamu ve özel kurum ve kuruluşların etkin denetime
tabi tutulması gerekmektedir. Bu düzenlemelerin hayata geçirilmesi ile sokakta yaşayan hayvanların yeterince zor
olan hayat mücadelelerine olumlu katkı sunulabilecektir.
Bu günün anlamına binaen herkesin sokak hayvanlarının zorlu hayat mücadelesini farkında olmaya, onlara sahip
çıkmaya davet ediyoruz.
Av. Ümran Babacan / Bursa Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı

• 4 Ekim 2017 - Basın Açıklaması
Dünya Hayvan Hakları Günü
1- İnsan olabilmenin ön koşulu doğayı ve içinde ki
canlıları korumaktır. Hayvanlar doğanın parçasıdır,
doğanın zenginliğidir. Bizler aynı dünyanın
canlılarıyız. Her canlının yaşam hakkı ve diğer
canlılara karşı da insan olarak sorumluluğumuz
vardır.
2- Hayvan haklarının savunulması, medeni, insani,
ahlaki sorumluluk gerektiren bir duruştur. Her bir
canlı önemlidir. Hayvanların sevgi bağlamında
savunulup savunulmamasından öte “yaşam
hakkına saygı “acı çekmeme hakkı” noktasından
gözetilmesi gerekir.

3- Hayvana yapılan şiddet, toplumsal şiddetin en önemli kaynağıdır. Hayvana uygulanan şiddetin göz ardı edilmesi
toplumda derin acılara yol açabilir.
4- 40-50 yıl öncesinin şartlarıyla yapılan apartman yönetim planları hayvanla birlikte yaşayan insan ve hayvan için
ciddi hak ihlalleri oluşturmaktadır. Bu şartlarda hazırlanan yönetim planlarının bugün için bir geçerliliğinin olmaması
gerekir.

5- 5199 sayılı yasa kısırlaştır, aşılat, yaşat bağlamında, yaşam hakkına saygıyı içermektedir. Yeni çıkarılmak istenen
yasa ise birçok yönden yanlışlar, hayvanlar için tuzak maddeler içermektedir. Bu haliyle hayvanların yaşam hakkını
engelleyen yasa tasarısının geri çekilmesini talep ediyoruz.

Bu tasarı Orman Su İşleri Bakanlığı’nda, STK’lar, meslek odaları ve üniversite temsilcileri ve baroların katılımı ile tekrar
görüşülmeli, çözüm odaklı olarak ve sokağın gerçeklerine, eko dengeye, vicdani ve insani koşullara uygun olarak
hazırlanmalıdır. Yaşam her canlının hakkıdır. Dünya sadece insanlara ait değildir. 04.10.2017

Av. Ümran Babacan / Hayvan Hakları Komisyonu Başkanı

- 696 -