Page 451 - BURSA BAROSU ÇALIŞMA RAPORU 2016-2018
P. 451

BARO BÜLTENLERİ



               Cemaat yurtları kapatılmalı
               Cemaat yurtlarına da dikkat çeken baro başkanları, bu yurtlara terk edilen çocukların, cinsel istismara
               maruz kalmalarının kabul edilebilir, geçiştirilebilir ya da sessiz kalınacak bir olgu olarak tanımlanması
               ve yeterli tepkinin verilmemiş olmasının ‘utanç’ vesilesi olduğu konusunda mutabık kaldılar. Başkanlar
               “Cemaat yurtları derhal kapatılmalıdır” dediler.

               Ülkemizde çevre sorunlarının da giderek arttığına dikkat çeken baro başkanları, Baroların çevre davası
               ehliyetinin  bulunmadığı  yolundaki  yargı  kararlarının,  sürecin  geldiği  nokta  itibariyle,  kararı  veren
               yargı organlarını da sorumlu kılacağı noktasında birleştiler ve “Bu süreçte özellikle ÇED raporlarının
               aranmaması veya bu raporlara uyulmaması şeklinde verilen hukuka aykırılıklar siyaseti rant anlayışı
               ile birleştirilmektedir” dediler.


               Hukuk  fakülteleri  ve  mezunlarının  çokluğu  konusunda  da,  bir  an  önce  mesleğe  kabulde  sınav
               sisteminin  getirilmesinin  önemine  işaret  eden  baro  başkanları,  FETÖ  soruşturmaları  ve  BAM
               atamaları nedeniyle ilk derece mahkemelerinde deneyim eksikliği ortaya çıktığını, bunu kapatmak
               için bilirkişilik deneyiminden yararlanmayı reddeden anlayışın, yargılamaların adil sonuç doğurmasını
               da engelleyeceğini savundular.

               İş Yasası’nda yapılan değişiklikle getirilen zorunlu arabuluculuğun dava şartı haline getirilmesine karşı
               çıkan baro başkanları, bu yolla Anayasadaki hak arama özgürlüğünün ihlal edildiğini vurguladılar.


               Baro başkanları, CMK ile getirilen değişiklikler arasında yer alan, uzlaşmaya tabi suçlar için öngörülen
               uzlaşmacıların  kamu  görevlileri  arasından  seçilmesinin  de  olumsuz  sonuçlar  yarattığını  savunarak
               şöyle dediler:


               “Güç sahibinin kamu görevlisi olması, zımni olarak kamu gücü ve imkanlarını kullanmasını doğuracak,
               bu uğurda çalışma saatleri harcanacak. Yetersiz hukuk bilgisi de, öngörülen müessesenin işlerliğini
               yitirecektir. Bu durum, yurttaşların telafisi imkansız hak kayıplarına neden olacaktır.
               Türkiye; hukuk devleti mücadelesi vermesi gereken, yargısını bağımsız ve tarafsız kılması için yapısal
               reformlara  ihtiyaç  duyan  çok  önemli  bir  zaman  dilimini  yaşamaktadır.  Bu  bağlamda  demokrasi
               inançlarını  pekiştiren  baro  başkanları,  demokratik  gelişim  süreçlerine  en  çok  ihtiyaç  duyulan  bu
               aşamaların, OHAL süreci ile sürdürülmekte olmasını son derecede kaygı ile karşılamakta ve bir hukuk
               reformuna işaret etmektedir.”


































                                                          - 427 -
   446   447   448   449   450   451   452   453   454   455   456