Page 450 - BURSA BAROSU ÇALIŞMA RAPORU 2016-2018
P. 450
BARO BÜLTENLERİ
Ege-Marmara Genişletilmiş Baro Başkanları Toplantısı Kütahya’da yapıldı
Ege-Marmara Genişletilmiş Baro Başkanları Toplantısı, Ankara, Antalya, Aydın, Balıkesir, Bilecik,
Bursa, Çanakkale, Denizli, Erzincan, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Kırklareli, Kocaeli, Kütahya, Manisa,
Muğla, Sakarya, Tekirdağ, Uşak ve Yalova baro başkanlarının katılımıyla 23 Aralık 2017 tarihinde
Kütahya’da yapıldı.
Baro başkanları toplantının sonuç bildirgesinde, Türkiye’de devam eden OHAL’in derhal sona
erdirilmesinin gerekliliğine işaret ettiler. Bu süreçte hükümetin, hukuksal ve anayasal her türlü
denetimden uzak olmasını, hukuk devleti açısından son derece tehlikeli bir gelişme olarak tanımlayan
baro başkanları, adalete erişim ve adil yargılanma ilkelerinin ciddi biçimde ihlal edildiğini, bu ilkelere
yeniden kavuşulmasının yaşamsal olduğunu vurguladılar.
Bildiride şöyle denildi:
“Bu süreçte özellikle de savunma
mesleğine yönelik olarak KHK’lar
ile getirilen sınırlamaların
yargılamaları ciddi biçimde
etkilediği ve evrensel normlardan
uzaklaşıldığı konularında
uyarıda bulunmak görevimizdir.
Cezaevlerinin değişen
koşullarından yargılamalara ve
savunmaya ilişkin kısıtlamalara
kadar bir dizi karar ve sonuç hukuk
devleti tanımına uymamaktadır.
Keza, Anayasa’nın 138. maddesi
ile belirlenmiş ilkelerin uzağında
kalınması nedeni ile yargıya
müdahalelerin olağanüstü
boyutlara vardığı ve bu nedenle Bursa Barosu Başkanı Av. Gürkan Altun, Kütahya Barosu Başkanı Av. Ahmet Atam’a İznik çinisin-
den tablo hediye etti.
yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının
da ciddi biçimde ihlal edilmiştir.
OHAL koşullarının zorlanmasının doğal sonucu olarak işkence ve kötü muamele iddialarının yeniden
gündeme gelmiş olduğu kanısındayız.
Baro Başkanları, kamunun koruması altında bulunan herkesin şüpheli bile olsa devlet teminatı altında
bulunduğu hususunu hatırlatmayı, görevlerinin gereği saymaktadırlar. Emniyet Müdürlüklerinde
‘intihar ettiği’ iddia edilen şüpheliler ile ilgili kamuoyunu tatmin edecek herhangi bir işlem yapılmaz
iken, hakkında beraat kararı verilmiş sanıkların, gözaltında iken adli tıp raporları ile kanıtlanan işkence
iddiaları karşısında, idari soruşturmaların dahi sonuçlandırılamamış olması, kolluk kuvvetlerine karşı
yeni ve olumsuz bir algının doğumuna neden olmuştur. OHAL sürecinde işkencenin vardığı boyut,
gözaltındaki avukatlara dahi sirayet etmiştir.
3- OHAL sürecinin en belirgin özelliklerinden biri de tutuklamaların ciddi ölçüde çoğalmış olmasıdır.
Diğer yandan kaygı yaratan uzun tutukluluk sürelerinin de giderek ciddi boyutlara vardığına tanık
olunmuştur. Bu bağlamda özellikle gazetecilere yönelik olarak tutuklama yolu ile geliştirilen ‘ gözdağı’
süreci, basın ve ifade özgürlüğünü ciddi biçimde ihlal etmiş ve ülkemizin özgür dünya üzerindeki
itibarını sarsan ciddi boyutlara ulaşmıştır.”
- 426 -