Page 449 - BURSA BAROSU ÇALIŞMA RAPORU 2016-2018
P. 449
BARO BÜLTENLERİ
olarak değil hukuki olarak da değiştirilmeye çalışıldığını idrak etmiş bulunuyoruz. Ancak bu değişiklik
biz hukukçulara “rağmen” yapılamaz!
Bugün kamuoyunu yatıştırmak ve düzenlemeye meşruiyet kazandırmak amacıyla 15 Temmuz
olgusuna sığınılması genel anlamda OHAL döneminin ruhunu anlatmaktadır. Darbecilerin
cezalandırılması ve güvenliğin sağlanması tüm halkın sempatisini desteğini kazanacak görünüşte
hedef olarak gösterilirken aslında yalnızca Anayasal haklarını kullandıkları için yargılanan binlerce
muhalif susturulmaya çalışılmakta, taleplerini dile getirmek üzere toplandıklarında öldürülmelerinin
dahi cezalandırılmayacağının bilinci ile hareket etmeye zorlanmaktadır. Oysa suç teşkil edebilecek bir
eyleminden ötürü bir kimsenin asla hukuken sorumlu tutulamayacağına dair genel af mahiyetindeki
“cezasızlık” düzenlemeleri Anayasanın değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez nitelikteki
2.maddesinde yer alan “hukuk devleti” ilkesine Anayasaya, her türlü insani ya da ahlaki değerlere
aykırıdır.
Sevgili basın emekçileri, değerli meslektaşlarım;
İçinde bulunduğumuz günlerde artık ne hukuk devletinin işlerliğinden ne de hukukun üstünlüğünden
bahsedebiliyoruz. Ülkemizde ne yazık ki demokratik işleyiş terk edilmiş, hukuk ve demokrasi ciddi
hasar görmüş ve milletin iradesinin temsil edildiği TBMM işlevsiz hale getirilmiş, TBMM binasının
kapısına adeta OHAL nedeniyle kapalıyız tabelası asılmıştır.
Bursa Barosu ve bütün barolar ile çatı örgütümüz olan TBB kuruldukları günden bu tarafa Hukukun
Üstünlüğü, demokrasi, temel insan hak ve özgürlüklerini savunmayı görev edinmiştir. Yine büyük
önder Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu laik, demokratik, sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye
Cumhuriyetine ve kuruluş felsefesine sahip çıkmıştır. Bugün her zamankinden daha çok milletçe birlik
olmaya, hukukun üstünlüğüne, demokrasiye, tüm kurum ve kurallarıyla hukukun esas alındığı, hukuka
saygının hakim olduğu, yargının tarafsız ve bağımsız olduğu, yasaların asıl yeri olan TBMM’nde yapıldığı
bir yönetim biçimine ihtiyacımız var. Bu sebeple; Sayın Cumhurbaşkanı’nı ve Bakanlar Kurulu’nu 696
Sayılı KHK’yı geri çekmeye ve OHAL’i kaldırmaya davet ediyoruz.
OHAL KHK’leri ile yaratılan olağanüstü duruma, avukatın mesleğinin icrası nedeniyle karşılaştığı
engelleme ve kısıtlamalara karşı durmak, hukuku, hukukun evrensel ilkelerini ve hukukun üstünlüğünü
savunmak, avukatların ve örgütlü güçleri olan Baroların, özelde de Bursa Barosu’nun görevidir.
Bu nedenle tüm kamuoyunu hukuksuzluğa karşı durmaya, birlik olmaya ve duyarlılığı arttırmaya
çağırıyoruz.
Bursa Barosu Başkanlığı
- 425 -